TURİZM ARAMA KONFERANSI ANTALYA’DA YAPILDI

14678

TURİZM SEKTÖRÜNÜN SORUNLARI İÇİN ARAMA KONFERANSI

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen ”Turizm Arama Konferansı”  2 Mart 2008 tarihinde sona erdi.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği tarafından düzenlenen ve 28 Şubat 2008 tarihinde Belek’te başlayan ”Turizm Arama Konferansı”, 02.03.2008 tarihinde düzenlenen toplantılar ile sona erdi. TOBB başkanımız sayın Rifat HİSARCIKLIOĞLU’nun da katıldığı kapanış toplantısına Oda Başkanımız Kerim TAÇ da iştirak etti.

Ela Quality Otel’de düzenlenen konferansa, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Başkan Yardımcısı Halim Mete, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Antalya TSO Başkanı Kemal Özgen,TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı Samsun Milletvekili Mustafa Demir, Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yılmaz, Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı Ahmet Barut, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Başaran Ulusoy, GTI Kayı Group Yönetim Kurulu Başkanı Talha Görgülü, Avrupa Türkiye Turizm İş Konseyi Başkanı ve TUI Holding Türkiye Temsilcisi Hüseyin Baraner ile turizm sektörü temsilcileri katıldı.

Arama konferansının ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “Türkiye, turizmde bölge lideri olabilecek bir ülkedir. Yeter ki, biz buna inanalım ve hedefleyelim. Bunun potansiyeli de, alt yapısı da vardır. Türkiye’nin çok kısa bir süre içerisinde turizmde dünyada sayılı ülkeler arasına girmiş olması, bu hedefimize de ulaşacağımızı teyit etmektedir” dedi.
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun konuşması şöyle: “Bugün itibariyle turizm sektörü, hem istihdam hem de döviz geliri açısından, ülkemizin altın sektörü konumundadır. Özellikle de, net döviz geliri kazandırma anlamında, ülkemizin en önde gelen sektörüdür. Turizm sayesinde, hızla artan dış ticaret açığımızın önemli bir kısmını telafi edebilmek mümkün olmaktadır.

Türkiye, turizmde son 20 yılda geldiği nokta itibarıyla, ikinci örneği olmayan bir ülkedir. 80’lerin başında dünya turizm pastasındaki payımız ancak binde bir’ler seviyesindeydi. Bugünse payımız yüzde 3 seviyesine yaklaşmıştır. Uluslararası seyahat endüstrisinin de güçlü bir aktörü olan ülkemiz, bu gücü iyi anlamalı ve hedefini ona göre belirlemelidir.
Türkiye, turizmde bölge lideri olabilecek bir ülkedir. Yeter ki, biz buna inanalım ve hedefleyelim. Bunun potansiyeli de, alt yapısı da vardır. Türkiye’nin çok kısa bir süre içerisinde turizmde dünyada sayılı ülkeler arasına girmiş olması, bu hedefimize de ulaşacağımızı teyit etmektedir.

Karşılaştığımız sıkıntılarımız ve çözüm bekleyen sorunlarımız bulunmaktadır. Ancak uzun soluklu düşünmeliyiz. Turizm sektörünün her şeyden önce gelir-gider yapısı, pek çok diğer sektörden faklıdır. Girdilerin yüzde 90’ından fazlası TL. İken, gelirlerinin yaklaşık yüzde 70’i döviz üzerindendir. Bu yüzden de döviz kurlarındaki gelişmelere son derece duyarlıdır.
Sadece son 3 yıl zarfında, içerdeki fiyatların genel düzeyindeki artış, kümülatif olarak yüzde 30’a ulaşmışken, aynı dönemde dolar kuru yüzde 20 gerilemiş, Euro ise ancak aynı düzeyde kalmıştır. Yaşanan sıkıntılarda, bu tablo, göz ardı edilmemelidir. Bundan sonraki dönemde hızla gelişen, 2020 yılında 2 trilyon dolar düzeyine ulaşması beklenen turizm pastasından, Türkiye’nin daha fazla pay alabilmesi için azami gayreti göstermeliyiz. Ama, öncelikle şunu unutmamak gerekir ki Türkiye, turizmde düne kadar konuştuklarının çok ötesinde bir noktaya gelmiştir. Bugün artık olaylara farklı bakmak gerekiyor. Mevlana’nın dediği gibi ‘dün, dünde kaldı cancağızım. Şimdi yeni bir şeyler söylemek lazım’. Yarın için birşeyler söylemeden önce nereden geldik? Nerede olmak istiyoruz ve nasıl yapacağız sorularına yanıt bulmak gerekiyor. Unutmayalım ki geleceği düşünmezseniz gelecek size birşey vermez. Bu arama konferansında bu sorulara yanıt arandı.

TOBB olarak, ülkemizin küresel arenada doğal rekabet avantajına sahip sektörlerin başında gördüğümüz turizmin gelişimini ve sorunlarını yakından takip ediyoruz. Bu doğrultuda markalaşmayı, sürdürülebilir kalkınmayı, ürün çeşitlendirmesini ön plana koyan ve yatırımı destekleyen arama konferansı’nın, sektörün gelişmesinde önemli kilometre taşı olacağına inanıyoruz.

Arama konferansı, sektörün tüm paydaşlarını ilgili kamu kurumlarını, sivil toplum örgütlerini ve akademisyenleri bir araya getirerek geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Şimdi önemli olan ortaya çıkan sonuçları uygulamaya koyacak yapıyı, ilişkileri ve düzenlemeyi hayata geçirmektir. Bunun için herkese, her kuruma görev düşüyor. Hiç kimse ben söyledim, benim işim bitti diye düşünmesin. Söylemek kadar, turizm sektörünün gelişmesinde de rol almak zorundasınız. TOBB olarak biz üzerimize ne düşen varsa yapmaya hazırız. Önemli olan ortak aklı oluşturmaktır.

Ortak akıl oluştururken de unutmayalım ki; turizm yalnız döviz getiren bir sektör değil sosyal hayatı da değiştiren bir sektördür. İki gün süren arama konferansımıza üst düzeyde gösterilen ilgi ve katkı, kapsamı, yoğunluğu ve geçici sonuçları üzerindeki değerlendirmeler çok başarılı bir toplantı olduğunu göstermiştir. TOBB olarak bu konferansı düzenlemekten memnuniyet duyduk. 2023 yılı perspektifi kapsamında vizyon, sayısal ve sözel hedefler belirlenmiştir.

Bu hedeflere ulaşılması için de; sektördeki hukuki düzenleme ve teşvikler ele alınmıştır. Eğitim ihtiyacı, planlanma ve altyapı gereği tartışılmıştır. Pazarlama ve yönetim yaklaşımı, ürün çeşitliliği sağlanması, turizmin tüm yıla ve adeta bir açık hava müzesi olan ülkemizin her noktasına yayılması, yeni yatırım ihtiyacı ve tüm bu değerlendirmelerin belli bir eylem planına bağlanması önerileri getirilmiştir.

Birliğimiz ile kültür ve turizm bakanlığı’nın ortaklığıyla düzenlenen bu arama konferansının sonuçlarını, orta ve uzun vadede alacağımıza inanıyoruz. Son dönemde hükümetimiz ile oluşturduğumuz, ekonomik sorunları değerlendirme kurulu ve YOİKK gibi diyalog kanalları vasıtasıyla, sektörel sorunların çözümüne yönelik önemli adımlar atılması sağlanmıştır.
KDV indirimi de bunlardan biridir. Benzer şekilde mevsimsel çalışmayla ilgili istihdam maliyetleri, tanıtım faaliyetleri ve ÖTV konularında da çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI MÜSTEŞARI İSMET YILMAZ
Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yılmaz, Türk turizminin gelecek hedefinin, turist sayısı ve turizm geliri açısından dünya ülkeleri arasında ilk 5’te yer almak olduğunu bildirdi.
Konferansın, sektörün geleceğini tasarlamak, vizyonunu oluşturmak, stratejilerini ve bunun için gerekli eylem planlarını belirlemek amacıyla yapıldığını belirten Yılmaz, Türkiye’nin bugün turizm sektöründe dünyanın ilk 10 ülkesi içinde yer aldığını söyledi.

Turizm sektörünün rekabete açık olduğunu hatırlatan Yılmaz, Türkiye’nin öncelikli planının ilk 10’daki yerini korumak olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

”Gerek Turizm Strateji Planımızda, gerekse bu iki günlük çalışmamızda ortaya koyduğumuz rakam, hem turist sayısı bakımından, hem de turizm geliri açısından dünyada ilk 5’in arasına girmektir. İnanırsak, birlik beraberlik içinde olursak bunu başarabiliriz. Türkiye, bugüne kadar belirlenen rakamların, tahmin edilenlerin kat kat önüne geçmiştir. Çünkü Türkiye gibi bir ülke dünyada yoktur. O halde bize, otel ve hizmet kalitemizi artırmak düşüyor. Yerel davranmayacağız, ancak yerel kimliğimizi koruyacağız. Bu konferansımızda bir sloganımız var. ‘Ama herşey burada’. Dolayısıyla Türkiye’de ne ararsanız var. Kış turizmi var. Pakistan’da, Suriye’de, Yunanistan’da kış turizmini bulamazsınız. Termal turizm, sağlık turizmi, golf turizmi var. Türkiye 2008’de ‘Avrupa Golf Destinasyon’ ödülünü aldı. Yaklaşık 10 kilometrelik alanda 14 golf alanı bulunan bir Amerika, bir de Türkiye var. Türkiye bu ödülü alırken İspanya, Portekiz, İngiltere, İskoçya’yı geçmiştir. Türkiye kendisini küçümsemeyecektir.”

Türkiye’deki otellerin kalite olarak ”eşsiz” olduğunun altını çizen Yılmaz, hizmet, sürdürülebilir turizm ve toplam destinasyon kalitesine önem verilmesiyle Türkiye’ye gelen turistlerin üst seviyede memnuniyetinin sağlanacağını bildirdi.
Alınan kararlar arasında çevreci ve sağlıklı bir destinasyon yaratılması, markalaşmanın sağlanması ve turizmin çeşitlendirilmesi gibi konuların da yer aldığını bildiren Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Yılmaz, şöyle devam etti:

”Güneş, deniz ve kumun dışına çıkıp, diğer turizm çeşitlerindeki payı artırarak, Türkiye’de 2023 yılında 50 milyon turist ve kişi başına bin dolar harcamayla 50 milyar dolar gelir bekliyoruz. Üst gelir grubu turistin tercih ettiği bir ülke haline gelmeyi ve Türkiye’ye kaliteli bir ülke pazarlamayı amaçlıyoruz. Bunun dışında sayısal hedeflerimiz de var. Bu hedeflere ulaşmak için 1 milyon 250 bin belgeli yatağımız, 5 milyon istihdamımız, 500 uçağımız, 10 kongre merkezimiz, 40 marinamız, 25 cruise limanımız olacak. Bölgesel ve mevsimsel sıkıntılarımızı gidermek için teşvik uygulamalarımız ve ürünü çeşitlendirme uygulamalarımız olacak. Bu yıl ilk kez Türkiye tanıtımından bölgesel tanıtıma geçtik. Sadece Akdeniz, Antalya odaklı tanıtıma geçtik. Ancak bu da yetmez, nokta odaklı tanıtıma geçmeliyiz. Yapılanlardan hiç şüpheniz olmasın yarınlar bugünlerden güzel olacaktır.”