Foto Galeri

ODAMIZ KİŞİSEL EĞİTİM SEMİNERLERİ DEVAM EDİYOR

2192

ÇOCUĞUNUZU KÜÇÜK GÖRMEYİN Odamız tarafından, üyelerinin kişisel ve mesleki gelişimlerine katkı sağlamak amacı ile düzenlenen eğitim programları “Çocuklarda Yaramazlıkları Anlama ve Önleme Yolları 3 -6 Yas Çocuklarının Gelişim Özellikleri”  semineri ile devam etti.

Ailelerin büyük ilgi gösterdiği seminere konuşmacı olarak; “Prof. Dr. Ramazan Arı ve Yrd.Dr. Nurcan Koçak” katıldı. Odamız Hizmet Binası Salonlarında genel katılıma açık ve ücretsiz gerçekleşen seminerler sonunda katılımcılara “Katılım Belgesi”  verileceği açıklandı. Seminerde ilk olarak Çocuk Gelişim Uzmanlarından Yrd. Dr. Nurcan Koçak; “Çocuk Yaramazlıkları Nedenleri Ve Önleme Yolları, Çocuklar Niçin Yaramazlık Yaparlar,  Ana Babalar Çocuk Yaramazlıklarını Nasıl Değerlendirirler,  Çocuk Yaramazlıkları Nasıl Önlenir, Çocuk Yaramazlıklarını Önlemede Ana Baba Davranışları Ne Olmalıdır” konu başlıklarından bilgiler verdi. Koçak, çocukların çoğunlukla dikkat çekmek ve bunun karşılığında da anne ve babasından ilgi ve sevgi görmek için yaramazlık yapabileceğine dikkat çekti. Yaramazlıkları sadece cezalarla önlemenin mümkün olmadığını da söyleyen Koçak; “Çocuğunuzun aşırı yaramazlık yaptığını düşünüyorsanız ona biraz daha zaman ayırmalısınız” dedi. Koçak ailelerin çeşitli ekonomik koşullar, iş yaşamı ve stres gibi nedenlerle geleceğin teminatı çocuklarına fazla zaman ayıramadığını da vurgulayan Koçak, sabırlı olunmasını önerdi. Koçak son olarak: “Çocuğunuzu parka, sinemaya, gezilere götürün. Gittiğiniz yerlerde çevreniz hakkında onunla sohbet edin. Çocuğunuza hikayeler anlatın, şiir, şarkı öğretin. Kitaplardaki resimleri anlattırın, tekerlemeler söyleyin. Çocuğunuzu dinleyin, etkileşim kurun,  dinlenen çocuk kendisini daha iyi ifade eder. Sadece dinleyerek bile onun dil gelişimine destek olursunuz. Dinlenen çocuk sorunlarına kendisi çözüm bulduğu için kendine güven de duyar. Merakını Destekleyin. Çevresini keşfetmesine ve oyun oynamasına izin verin. Çocuklar yetişkinlerin söylediklerini yaparak değil, davranışlarını taklit ederek öğrenir. Onlara örnek olun.Ona aile olarak yapacaklarınızla ilgili bilgi verin. Ailesine değerli olduğuna inanan çocuğunuz diğer insanların da onu değerli göreceklerine inanır ve çevresindeki kişilerle olumlu ilişkiler kurabilir. Çocuğunuz için başka çocuklarla arkadaşlık kurabileceği ortamlar yaratmaya çalışın” dedi. Seminere konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Ramazan Arı ise, “3-6 yas arası çocukların bedensel, sosyal duygusal-zihin ve dil -ahlak ve cinsel gelişimleri ile ilgili genel özellikleri, 3-6 yas arası çocuk davranışlarında hangilerini normal karşılamalıyız hangilerinde ise endişe duymalıyız” konu başlıklarında  katılımcıları bilgilendirdi.
Arı: “Çocukların kişilik gelişiminde en önemli etkenlerden biri, aile içindeki ‘disiplin’dir. Bu konuda anne babaların izlediği yol, çocuklarda en çok ‘özgüven’ ve ‘dışa dönük’ olma özelliklerini etkiler. Disiplinin temel amacı, çocukla sevgi ve güven ilişkisi geliştirerek aile içindeki düzen ve dengenin oluşturulmasıdır. 3-6 yaş döneminde çocukların gösterdiği gelişimleri bilmek ve onarlın ihtiyaçlarına uygun istikrarlı ve bilinçli bir tutum izlemek çok önemli. Arı, “3-6 yaş döneminde çocuklardaki gelişim özellikleri ve uygun anne-baba tutumu konusunda bilgi veriyor. 3 yaşını dolduran çocuklar, hem fiziksel hem de zihinsel özellikleri bakımında oldukça gelişmiş durumdadır. Hareket koordinasyonları çok artmıştır. Bedenlerini yetişkinlerin yapabildikleri birçok hareket için rahatlıkla kullanabilirler. El becerileri oldukça gelişmiştir. Kalem kullanmaya ve çizgiler çizmeye başlarlar. Dış dünyaya ve olgunlara ilişkin sorular sorarlar ve çok meraklıdırlar. Sosyal anlamda çok gelişmiştirler. Başka çocuklarla bir arada olmaktan keyif duyarlar. Benmerkezcilik, daha da azalmış olduğu için, grup oyunlarında daha az sorun yaşarlar” dedi. SORUMLULUK VERME VE ALIŞKANLIK KAZANDIRMA ”5 yaşına gelen çocuklar, artık yetişkine çok daha az ihtiyaç duyar hale gelmişledir” diyen Arı,  “Bu dönemde anne-babanın görevi, çocuğun tüm yetenek ve ilgilerinin gelişmesine fırsat vermek ve onun otonomisini tamamıyla destekleyerek yaşına uygun sorumluluklar almasına sağlamaktır. Bu nedenle çocuk; giyinme, temizlik gibi kendi öz bakımının neredeyse tamamını kendi karşılamalıdır. Ayrıca oda toplamak, eşya yerleştirmek ve yemeğin hazırlanmasına, toplanmasına yardım etmek gibi yapabileceği bazı görevleri de olmalıdır. Bu, çocuğun kendine güvenmesi ve değerli hissetmesi açısından çok önem taşır” diye konuştu.    




Foto Galeri